Sayfalar

ayrı

Paylaşılandan aldığımız farklı.
Çok insanda çok ayrı.
Anlar.
Kıymetle ağırlaşan, yavaşlayan zamanlar. Havada donan , tadı uzayan anlar. Bir müziğe sahip , dili olan , sessiz olan , dokunulabilen anlar. Dünden ve yarından sıyrılan anlar. İçinde büyüyen, durdurmayan ama öldürmeyen anlar.
Paylaştığımızda gördüğümüz farklı.
Çok insanda çok ayrı.
Geçmişinden , kalanlardan , yarınlardan , beklentilerinden , korkularından ayrılamayanlarla paylaştığın her güzel an.
Çöp.
Aslında bir yerlerde öylece kalan ama boşa giden çöp anlar.
Çünkü aldığımız tat çok farklı.
Dünleri büyüten , yarını büyüten , bu boktan yaşamı böylesi büyütenler.
Siz hepiniz
Çoksunuz
Çöpsünüz

28062017

Tütsü

Darmaduman bir yerler.
Toplamalı.
Bu biraz ağır bir kelime
Pazarlık yapıyorum kapı eşiğinde kendimle.
Senin duruşun ,
Ağır, tunç bir kapı tokmağı üzerimde.
Usul usul eskiyorum.
Kendimi koyacak yer bulamıyorum.
Bildiğim şeylerin sıkıcılığı sarıyor her yanımı
Tutmasam gidiverecekler var bir de.
Elimde olsa tümünü bir tütsülükte yakardım, keyfle.
olmak, bazen çekilmez
Kendimi de ekliyorum tütsüye
Biraz çam, zahter ve bir kaç çiçek
ve belki seninle
güzel olurduk bence



Yaban koyunun izinde biz

Ortalama ömrümün yarısına denk geliyor
Tek başına kısa film tadında bir şeyler oluyor
Sahilde murakami ve ben.
Birbirine, birdenbire geçen hisler
Patlar gibi, sessiz çarpışan şeyler.
Deniz kıyısında kitap okuyor, düş gibi.
Yıldızları izlerken pür dikkat ve ağaç sesleri ve o.

Ortalama ömrümün yarısına denk geliyor
Her şey öylece, o anda havada kesiliyor sanki
Kavaklar, çamlar, dağlar
ve bir ses ekleniyor geceye.
bir şarkı.
diyemediklerime pişman olmuyorum
Öylece kalan her şeyin güzelliği ile.

Ortalama ömrümün yarısına denk geliyor
Her şey mümkünmüş meğer! diyorum içimden
Tekrar tekrar, tekrar tekrar
Ne güzeldi, olmayacak yerde, bir anda, öylece geliverişi

alperen'e

mayıs2017

yürü

Bir kış verdim
Olmak.
Ne istiyor isen hayattan , önce olmak.
Sakinleşmek.
Küçük küçük büyümek.
Sade basit ama
Büyük büyük sevmek
En çok sevmek.
Kendi kendine içine dışına
Her yerinden inatla sevmek.
İnsanları düşünmeden , içlerini , hislerini.
Görmemek.
Bir kış verdim.
Çok çirkinlerdi.
Şimdi ,
Canım şostakoviç çalıyor fonda.
Her şeyden önce ,
Ama en önce olmak.
Olalım.
Yol güzel , yürüyelim :)

olabilir

Olanlara kendini inandırman gerekebilir.
Olanlarla aranda dağlar olabilir.
Dağlarla aranda ılık sular olmayabilir.
Herkessizlik yaşıyor içinde çok insan.
Bir kuş , bulutları deliyor.
Birileri giderken , birileri çiçek ekiyor.
Birileri 'affedersin' derken bir şeyler kurutuyor.
Bilemeyenlerle hiç utanmayanlar hep bir arada yaşıyor.

HEP II

üzerimizden geçen geçmiş , ziftmişiz , tozmuşuz , ezilmişiz.
kaldıkça yerleşmişiz. geçti dediklerimiz , bitti dediklerimiz , bitmeyenlerimiz.
yeni asfalt gibi sıcak içim , karayolları müdürlüğü şahidim.
durdurmuyor. vardırmıyor. bir yola ait olmayanların hepsi senin.
derin bir nefes alıyorum. içime ağaçlar doluyor. mavi oluyor. yeşil oluyor.
orman bakanlığı işin içine giriyor.
en güzel şeyler hep seni hatırlatıyor.

- buna bir ad koyalım demiştin.

hep.