Sayfalar

geç

yemyeşil bir ağaçlık alan
belli belirsiz fonda kuş sesleri
Dokunup geçen.
İçim hafif.

Kendi failimiziz , kendi kurtarıcımız.
Ne lütuf. 

murakami

'Kalbimde sınırları olmayan bir boşluk gibi' demişti Murakami

Öyle 



ak

Tırnaklarımı geçiriyorum sana
Baş aşağı
İzliyorum dünyayı
Sıcaklığın akışkan
Sanrılı ve tehlikeli
Yaslanmak sana
Boşluk gibi
Bıraktık ,
En güzeli
Çok konuşmadan
Bilmesekte birbirimizi
Bir ışık
Saran yerleri
Bir koku
Şuan çok taraflı
Terbiyesiz kendisi

göç

Herkes birbirinden bir gün sıkılır, anlıyorsun.
Bu sefer senden çabuk sıkılıyorlar
Sen de içinden sıkılmışsın mesela
Bir sürü yol arkadaşın var
Bulutlar da yolda
Kuşlar da.
Kuşlar da göçüyor
Sen de göçüyorsun.
Fikir değiştirmek için yer değiştirmek 

Göç etmek.
Göç edememek, göçmüş gibi hissetmek.
Bildiklerinin tümünden nefret ediyorsun.
Bilmediklerine sarılırken bir daha düşüyorsun.
Bu sefer kaybetmedin belki,
Kazanmadın da.
Kazanmak bir çaba olmamalı ama
Söylediklerinin yarısına inansaydım mesela.
Belki.


Posted via Blogaway

bil

her şeyine bir şey yazdığım
her şeyini bir şekilde sevdiğim
nasıl sevdiğimi bilemediğim
bildiklerimi temize çektiğim
çektiklerimi bir tek benim bildiğim
bildiklerimin hepsini tek seferde söylediğim adamı çıkardım hayatımdan.


12072016



orman

Büyülü bir orman.
Çıtırtılı bir soba.
Ahşap kokusu.
Hepinizi unuttuğum anlardan bir an.
Ne güzel herkesi unutmak.
Bir anda olsa.
Ne güzelmis seni unutmak.

mengen 2016

şehir

Şehir.
ne sıkıcı kelime
seni sevmek ne sıkıcı
hangi şehire gitsem sıkıcı
içim çok sıkıcı
bugün çok sıkıldım